1 Ağustos 2013 Perşembe

Seyahat Notlarım-Fethiye/Kayaköy

Geçen yıl Temmuz ayında kızkardeşim ve oğlumla birlikte Fethiye’de Kayaköy Sanat Kampı’nda bir hafta tatil yapmıştık. Öyle keyifliydi ki, yine yaz ve yine tatile çıkma isteği...Yazmak istedim...


Kayaköy aslında Fethiye ve Ölüdeniz arasında kalan terkedilmiş bir Rum köyü...Etrafı çam ormanları ile kaplı köyün ortasında yer alıyordu kaldığımız kamp.  
Adı üzerinde, birçok sanatsal etkinlik atölyesi de olan kampta, güne yoga ile başladıktan sonra, istediğiniz atölyede sanatsal bir etkinlikle uğraşabilirsiniz ya da havuz kenarında veya bungalov evlerde uzanıp kitap okuyabilirsiniz.
Kaldığımız kampta çok sıcak bir aile ortamı vardı, kamp sahipleri çok samimi ve sıcak insanlar. Aslında tam anlamıyla bir aile işletmesi sayılır; kampın kurucusu olan Oğuz’un trajik bir şekilde ölümünden sonra aile üyelerinin geri kalanı kampı işletmeye devam etmişler, Oğuz’un anısını her an yaşatarak...
Kampta anne ve yenge yemek yapma işini, baba ve amca ulaşım işini üstlenmiş. Oğuz’un kuzeni Mutlu ise gelen misafirleri Fethiye’nin güzelim koylarına, eski Rum köyüne götürüyor ve eski Likya Yolu’ndan Ölüdeniz’e doğru uzun bir yürüyüşe çıkarıyor.  Kampın güzel sahiplerine burdan sevgilerimi yolluyorum...
 
 
 Kampta kaldığımız süre boyunca hergün başka bir koya gittik. Koylara kadar iniş, tepeden çam ormanlarının içinden geçerek ve eşsiz deniz manzarasını izleyerek,  en az 30 dakika kadar yürümeyi gerektiren keyifli bir yolculuktu. Kabak Koyu, Kelebekler Vadisi,  Darboğaz gittiğimiz birkaç koydan biri...Özellikle Kabak Koyu’nu çok sevdim. Koyda konaklayabileceğiniz birçok kamp var, sit alanı olduğu için bina inşasına izin verilmiyor, ağaçtan bungalov odalarda konaklıyorsunuz.
Aklımda Kalanlar:

Türkiye’nin en güzel koyları ve denizi Fethiye’de bulunuyor, denizin ortasında suya atladığınız zaman nerdeyse yüzme bilmenize gerek kalmadan, bir tüy gibi suyun üzerinde uzun bir süre yatabilirsiniz.

Akşam koylardan kampa geri dönüşte, denizin üzerinden güneşin batışını izlemek keyifli.

Ölü denizde yat paraşütçülerinin kuş gibi gökten süzülüp aşağıya inişlerini izlemek keyifli.

Ağaçların arasından treking yaparak koylara indikten sonra, denizin içine cuk diye dalmak çok keyifli.

 




















 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder